Gazipaşa ile Alanya’nın havalimanı için isim çekişmesi

Alanyalıların da bastırmasıyla Gazipaşa Havalimanı’na charter uçuş yapan Corendon’dan sonra Pegassus Havayolları da yurt içi uçuşlara başladı.
Başladı başlamasına ama Alanya ile Gazipaşa arasında havalimanın ismi konusunda çekişme de gün yüzüne çıktı. Aynı Bodrum-Milas, Edremit-Burhaniye ve Süleyman Demirel Havalimanları gibi. 
Bodrum-Milas Havaalanı isim tartışmasında Milaslılar kendi ilçe sınırlarında kaldığı için alanın isminin ‘Milas’ olsun diye dayatmıştı. Bodrumlular da, bana gelen turist için bu havaalanı yapıldı diye direndi. Sonra iki ilçenin ismi verilerek ‘Bodrum-Milas Havaalanı’ olarak tescillenmişti. 
Edremit-Burhaniye’ye yapılan havaalanının ismi için de iki ilçenin bürokratları ve siyasileri birbirine girmişti. Necmettin Erbakan’ın Altınoluk’daki yazlığı nedeniyle öncelikli havaalanı statüsüne geçirilen bu havaalanına, sınırlarının bir bölümü sınırlarında kaldığı için Edremit yazısı asılmıştı. MHP’li Belediye Başkanı Av. Tuncay Kılıç (Şimdi cezaevinde) ve CHP’li Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova tepki göstermişti. Sonunda bakanlık “Körfez Havaalanı” olarak belirledi de kavga sona ermişti. Burdur Gölü kıyısına yapılan havaalanı da Isparta sınırları içindeydi. Önce Isparta Havaalanı ismi konuldu. Burdurlular tepki gösterdi ve dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in ismi konuldu tepkiler sona erdirilmişti. Şimdi aynı tartışma “Gazipaşa Havaalanı” için çıkartılıyor. Alanyalılar Bodrum gibi, turist bize gelecek, diye diretiyor. Geçen ay Pegassus Havayolları sefere başlamasıyla ilgili bir etkinlik düzenlenmişti. İstanbul’dan gazeteci, turizmci, işadamı ve siyasetçi konukları getirdi. Hazırladıkları basın bülteninde ‘Gazipaşa Havaalanı’ ismini kullanmışlardı. Ancak Alanyalı siyasetçi ve gazeteciler devreye girip Pegassus yetkililerine baskı yapıp bu ismi değiştirdiler ve ‘Alanya-Gazipaşa Havaalanı’ ibaresi koydurttular. 
Geçen hafta içinde de Galatasaray Futbol takımı Alanyaspor ile yapacağı hazırlık maçı için gazipaşa havaalanından bölgeye geldi. Alanyalı GS’liler büyük coşkuyla karşıladılar. Alanyalı gazeteciler ‘Alanya Havaalanı’ ismini kullanmayı tercih ettiler. Alanya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Ali Dim, isim tartışmasını körükleyenlerden. Gazipaşa Belediye Başkanı Cemburak Özgenç, Alanyalıların bu tutum ve davranışlarından oldukça rahatsız; “Sanki Gazipaşa ilçesi yokmuş gibi davranıyorlar. Bu havaalanın çalışması için biz de katkımızı koyuyoruz. Ayrıca burası bizden çok Alanya turizmine yararlı olacak. Ama ileride Gazipaşa’nın ve Anamur’un turizmde gelişmesine büyük katkısı olacak.” Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, bu tartışmalara pek girmek istemese de, hemşehrilerini kırmamak için “İsim konusunda bir orta yol bulunmalı” demekle yetiniyor. Alanya’da yaşayan Gazipaşalılar da Alanyalıların bu tutumuna anlam veremiyorlar. Onlara göre de Alanya ismi zaten bir marka, Türkiye’de turizmi ilk başlatan ilçe. Havayoluyla kaç turist geldi? Antalya havalimanı sayılarına bakarsak 11 milyona yakın ziyaretçi sayısıyla 2011 yılında rekor kırılmıştı. Antalya'nın 2012 yıl sonu performansı da belli oldu. Antalya Havalimanı gelen yolcu istatistiklerine göre kente Antalya Havalimanı üzerinden gelen yabancı ziyaretçi sayısında 2011 yılına göre yüzde 2'lik düşüş yaşandı. Buna göre 12 aylık dönem sonunda Antalya'ya gelen yabancı ziyaretçi sayısı 10 milyon 491 bin oldu. Bu sayı 2011 yılında 10 milyon 701 bin düzeyindeydi. 
Otyam’ların sergisi 
Yıllarca çekiç seslerinin hiç eksilmediği, demircilerin ateşlerinin sönmediği, ‘Sobacılar Çarşısı’ yada ‘Demirciler İçi’ diye bildiğimiz o tarihi çarşı geçtiğimiz yıllarda yenilenmişti. Ancak son yıllarda sobaya ilgi azalmış, eski demir eşyalar alıcı bulamaz olmuş ve çekiç sesleri durma noktasına gelmişti. İşte bu çarşı artık “Sanat” kokacak. Yeni düzenlemeyle yapılan çarşının orta yerindeki bir mekan “Fikret Otyam Sanat Galerisi” olarak açıldı. Gazeteci, yazar ve Ressam ağabeyimiz Fikret Otyam ile eşi dokuma ve fotoğraf sanatçısı Filiz Otyam’ın eserleri de bir müddet burada sergilenecek. Açılışın konukları arasında Doğan Hızlan, Yalçın Bayer, Ataol Behramoğlu, Nebil Özgentürk ve Şule Perinçek vardı. Soner Yalçın da katılacaktı açılışa. Ancak bir aile buluşması nedeniyle son anda programı iptal etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, “Sayın Yalçın yakın zamanda Antalyalıları ziyaret edecek” dedi. Başkan Akaydın’ı Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Gazipaşa Belediye Başkanı Cemburak Özgenç yalnız bırakmadı. Otyamlar açılışa katılan Antalyalıların kalabalığından oldukça memnundu. Fikret ağabey konuşmasında Antalya’ya nasıl geldiğini Gazipaşa’dan da neden ayrılıp Antalya’ya yerleştiğini anlattı. Teşekkür ederken de şöyle dedi: “Sağol başkan ve emeği geçenler ve Antalyalılar. Eyvallah.” Ataol Behramoğlu, “Otyam’ı tarif et deseler ‘o yaşamın ressamı’ derim” dedi. Başkan Akaydın, “Yaptığımız Otyamlara ufak bir armağandır, abartılacak bir durum değil” diye konuştu ve ardından iktidara seslendi: “Yeni bir açılım gündemde. PKK ile mücadele etmiş komutanlar cezaevindeyken yeni bir barışa gönlüm razı değil.” 
Trafikte ‘kara noktalar’a dikkat 
Trafikten sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Akif Aktuğ anlattı. Antalya’da yıllık 2 bin 250’nin üzerinde ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazaları oluyor. Kazaları azaltmak için alacakları çeşitli önlemleri sıraladı. Kazaların çok olduğu ‘Kara noktalar’ı belirlemişler. En çok korkulanları Korkuteli yolunda Cehennem Deresi ve Burdur’dan gelişte Döşemealtı’na inen düzlük. Yollardaki fiziki şartlar iyileştikce ne yazık ki hıza dayalı kazaların da arttığını vurguladı Akif Aktuğ. Artık kazaların çoğunun sürücü hatalarından meydana geldiğini öne sürdü. Aktuğ şöyle dedi: “Kazalar olmasın istiyoruz. Ama oldu diyelim, sonucu ölümlü olmasın. Bunu sağlamak da bizim görevimiz. Örneğin ambulasların bir kişilik değil, en az 3-4 yaralıyı müdahale edebilecek şekilde olmalı. Sürücünün de psikolojini anlamalıyız, ona göre önlem ve denetimleri yönlendirmeliyiz.” 

Mürekkep 
Ergenekon davasının sanıklarından gazeteci ve İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın kendi durumuyla ilgili şu sözü unutmayalım: “Mürekkepten başka birşey yalamadığım için hapisteyim!”